Sebe 13
Kullarımdan şükredenler azdır.
Enam 116
Yeryüzünde olanların çoğunluğuna uyacak olursan,seni Allah'ın yolundan şaşırtıp saptırırlar.
Bu iki ayet İsa as. zamanında hayatta kalanların sayısı hakkında fikir verir.
Cin suresi 16-17
Eğer onlar (insanlar ve cinler) yolüzerinde 'dosdoğru bir istikamet tuttursalardı', mutlaka Biz onlara coşkun sulardan içirirdik. Ki, kendilerini bununla denemek için. Kim Rabbinin zikrinden yüzçevirirse, (Allah), onu 'gittikçe şiddeti artan' bir azaba sürükler.
İsa as. zamanındaki hayat, bu ayetin tecellisidir.
Dünya hayatı tecellisi, cehennem ile cennet hayatının ortasındadır.
Cennet hayatı, cehennemin acısı şiddetinde bir harikalıktır. Dünya ise ikisi ortasındadır.
önümüzdeki çağda ortaya çıkacak hayat ise, dünya hayatı ile cennet hayatı arasında bir yerdedir. Benzeri yaşanmamıştır.
Allah rahmetini yayacak, harikalıklar görünecek, yaşayanları hayret ve hayranlık saracak. İnsanlar ilahi aşkla kalpleri eriyerek tüm varlıklarıyla şükür halinde olacaklar. Bedenleri, gözlerin görebildiği bir nur ile sarılacak.
O dönemde bir kötülük işleme ya da günaha sokma yoktur. Kimsede kötü bir huy dahi görünmez. Nasibinde o günleri göreceği olan bir cimri, o zamanda cömert olacaktır. Korkak ise cesur olacaktır. O zamanda hayat cennette olduğu gibi sıkıntısız, belasız ve bereketlidir.
Bu zamanda milliyetçilik tarihten silinecektir. İsa. Aleyhisselam dünya halklarının başında tek bir ulus-devleti yönetecektir. İnsanlar tek bir ümmet olacaktır. Halkların kardeşliği gerçekleşecektir.
Gerçekten,sizin bu ümmetiniz tek bir ümmettir. Ben de sizin rabbinizim, öyleyse bana ibadet ediniz.
Enbiya 92
Aşağıdaki ayetlerde ilk insanların tek bir ümmet olduğundan bahsedilir. Adem aleyhisselam önderliğinde insanlar tek bir ümmetti.
İnsanlar,tek bir ümmetten başka değildi; sonra anlaşmazlığa düştüler. Eğer Rabbinden geçmiş (verilmiş) birsözolmasaydı, anlaşmazlığa düştükleri şey konusunda mutlaka aralarında hüküm verilmiş olurdu.
Yunus 19
Beklenen çağda İsa aleyhisselam da, Adem gibi tek bir ümmetin başında yönetici olacaktır.
Şüphesiz Allah katında İsa'nın durumu, Adem'in durumu gibidir. Onu topraktan yarattı, sonra ona 'Ol" demesiyle o dahemen oluverdi.
Al-i İmran 59
Yaşayanlar İsa aleyhisselamın önderliğinde olan hakikat ehli (rabbaniyyun) ve onlara yakın olan mümin halktır. Onların durumu mücadele suresi 22 ayette görünür:
Allah, onlardan razı olmuş, onlarda O'ndan razı olmuşlardır.İşte onlar, Allah'ın fırkasıdır. Dikkat edin; şüphesiz Allah'ınfırkası olanlar, felah(umutlarını gerçekleştirip kurtuluş) bulanların ta kendileridir.
Zariyat 56. ayet tecelli edecektir.
Ve ben, cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım.
Bu âyet-i uzmânın (büyük âyetin) sırrıyla, insanın bu dünyaya gönderilmesinin hikmeti ve gayesi; Hâlık-ı Kâinât'ı (kâinâtın yaratıcısını) tanımak ve O'na îmân edip, ibâdet etmektir. Ve insanın vazîfe-i fıtratı(yaratılış vazîfesi) ve farîza-i zimmeti (boynunun borcu), ma'rifetullah ve îmân-ı billahtır (Allah'ı tanımak ve îmân etmektir) ve iz'ân (iyice anlamak) ve yakin (şübhesiz bilmek) ile vücûdunu ve vahdetini (birliğini)tasdîk etmektir.
Kötülük ve suç olmayacağı için şer'i ceza hükümlerinin uygulanmasına gerek kalmayacaktır.
Üzüntü, hüzün, korku, endişe olmayacaktır. İsa as. İmamlığında kulluk edilecek ve hakikat ehli, müminlere Allah'ı anlatacaktır. Marifetullaha ermiş derece derece müminler ile fenafillah makamında veliler (rabbaniyyun) harikuladelikler içerisinde yaşam süreceklerdir. Ruhsal, manevi yetkinlik ile gelen güzellik ve kolaylıkla, bugünün teknolojisi ilkel olarak algılanacaktır.
O çağ Neml 40. ayette bahsedilen ilim sahiplerinin zamanıdır.
38. (Elçinin gitmesinden sonra Süleyman:) "Ey önde gelenler, onlar bana teslim olmuş (Müslüman)lar olarak gelmeden önce, sizden kim onun tahtını bana getirebilir?" dedi.
39, Cinlerden ifrit: "Sen daha makamından kalkmadan, ben onu sana getirebilirim, ben gerçekten buna karşı kesin olarak güvenilir bir güce sahibim." dedi.
40, Yanında kitaptan ilmi olan biri dedi ki: 'Ben, (gözünü açıp kapamadan) onun tahtını sana getirebilirim.' Derken (Süleyman) onu kendi yanında durur vaziyette görünce dedi ki: 'Bu Rabbimin fazlındandır, O'na şükredecek miyim, yoksa nankörlük edecek miyim diye beni denemekte olduğu için ( bu olağanüstü olay gerçekleşti ).
Doğaya dönülür. Doğaya zarar veren aykırı hiçbirşey kullanılmayacaktır. O gün dünyada hayvanlar ve insanlar birarada yaşar. Resulullah (sav) bir hadisinde 'yılanlar ile çocukların birlikte oyun oynayacağından" bahseder. Vahşi hayvanlar insanlara zarar vermez. İslam ( barış ve esenlik ) doğada ve her yerde görünür olur.
Nisa 69:
Kim Allah'a ve Resul'e itaat ederse, işte onlar Allah'ın kendilerine nimet verdiği peygamberler, doğrular (ve doğrulayanlar), şehidler ve salihlerle beraberdir. Ne iyi arkadaştır onlar.
Ayetteki 'coşkun sular' tasvirinin bu düzlemde yorumlanması gerekir.
Bu ayetin bir yorumu zuhruf suresi 33-35. ayettedir
Eğer insanlar (Allah'a karşı isyanda birleşip) tek bir ümmet olacak olmasaydı, Rahman'ı inkâr edenlerin evlerine gümüşten tavanlar ve üzerinde çıkıp-yükselecekleri merdivenler yapardık.
Evlerine kapılar ve üzerinde yaslanıp-dayanacakları koltuklar,
Ve (daha nice) çekici-süsler (de verirdik). Bütün bunlar, yalnızca dünya hayatının metaıdır. Ahiret ise, Rabbinin katında muttakiler içindir.